Ana içeriğe atla

Anadolu'nun Üç Şems'i



Şems güneş manasını ifade eden bir kelime. Arapça kökenli bir kelime.  Uzun zamandan beri kültür coğrafyamızda kullanılan isimlerimiz arasında yerini almış: Şems, Şemsi, Şemseddin vesaire. Şems ismi ile müsemma olan üç Şems var ki, bunlar tarih ve kültürümüzde yeni ufuklar açan şahsiyetler. Bu üç şahsiyetten Şems-i Tebrizi’yi Mevlana Celaleddin Rumi ile, Akşemseddin’i Sultan Fatih ile irtibatından biliriz. Fakat bir Şems daha vardır ki, O’nu bilenlerimizin sayısı azdır. Bu kişi Şemsi Sivasi Hazretleridir. Şu anda Sivas’ta medfun olup 4. Mehmed devrinde yaşadığı bilinmektedir. Bu yazıda Anadolu’nun üç Şems’i hakkında kısa bilgi verilecektir. 

Şemsi Tebrizi Hazretleri

Çoğumuzun Hz. Mevlana Celaleddin Rumi ile dostluğundan bildiği bir şahsiyet Şemsi Tebrizi hazretleri. Asıl ismi Mevlana Muhammed olan Şemsi Tebrizi hazretleri bugün İran hudutları içinde olan Tebriz’de dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlardan itibaren din ilimlerinde gösterdiği kabiliyetle dikkat çekmiş, kendisine Şemseddin yani dinin güneşi denilmiştir. Peygamberimiz Hz. Muhammed’in(sav) ahlakını örnek alan Şems-i Tebrizi hazretleri, daime arayış içerisinde olan bir zattır. Bu vesile ile sürekli gezmiş, farklı mutasavvıf ve alimlerden feyz almıştır. Bu özelliğinden dolayı kendisine Şemseddin Parende(uçan Şemseddin) diyenlerde olmuştur. 

Akşemseddin Hazretleri

Asıl adı Mehmed Şemseddin Bin Hamza olan Akşemseddin hazretleri 15. yüzyılın büyük alimlerindendir.  Hacı Bayram-ı Veli’nin(k.s) müridi ve Fatih Sultan Mehmed’in hocalarından olan Akşemseddin hazretleri İstanbul’un manevi fatihi olarak da bilinir. Sultan Fatih ile birlikte İstanbul’a girerken, şehir halkı Akşemseddin hazretlerini sultan zannederek hürmette bulunurlar. Bu sırada Akşemseddin hazretleri atını geri çekerek Sultanı işaret etse de Sultan Fatih hocası ve şeyhi olan Akşemseddin hazretlerine hürmetinden iltifat edenleri O’na yönlendirmiş, ‘O benim şeyhim ve hocamdır, çiçeklerini O’na veriniz’ demiştir. Böylece  önde Akşemseddin hazretleri olduğu halde şehre girilmiştir. Dini ve tasavvufi yönü ağır basan Akşemseddin hazretleri din ilimlerinin yanı sıra tıp ilmi ile de meşgul olmuştur. Tıp alanında kitapları olup, mikrobu bulmuştur. Ayrıca, saçı ve sakalı ak olduğu, beyaz elbiseler giydiği için ‘Akşeyh’ veya ‘Akşemseddin’ isimleriyle meşhur olmuştur. 

Şems-i Sivasi Hazretleri

Asıl adı Ahmet olan Şemseddin Sivasi Hazretleri esmerliğinden dolayı Kara Şems olarak  anılsa da daha yaygın olarak kullanılan ismi Şemsi Sivasi olmuştur. Sahn-ı Seman medreselerinde müderrislik yapan Şems-i Sivasi Hazretleri dönemin Sivas valisi tarafından Sivas’a davet edilmiş, yaklaşık elli sene Sivas halkına hizmet etmiştir. İsmi de buradan gelmektedir. 3. Mehmed eğri Seferi’ne hazırlanırken 80 yaşında olmasına rağmen Şems-i Sivasi hazretleri de sefere gitmek üzere hazılanmıştır. Hatta, tahta yeni çıktığı için zor günler geçiren padişaha çıktıkları seferin zaferle sonuçlanacağı müjdesini vermiştir. Şems-i Sivasi hazretlerinin türbesi Sivas Meydan Camii’ndedir.

‘İlim olmayan bir beden, suyu olmayan şehre benzer.’ Şems-i Tebrizi

‘Adalet nedir? - Ağaçları sulamak. Zulüm nedir? -Dikene su vermek.’ Akşemseddin

‘Bu dünyâ balına banma, Hayallerine aldanma,Ebedî kalırım sanma, Fenâdır payidar olmaz.’ Şems-i Sivasi

© 2018 I Arif Öztürk

Yorumlar

  1. Teşekkürler bilgi için. 3. Şemsi ben de duymamıştım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sivaslı olmam vesilesiyle biliyorum ben de. Şehrin en işlek caddelerinden birinde, Meydan Camii yanında türbesi var.

      Sil
  2. Selam.
    bence Şems/ler ve Hazretler yaşam döngüsünde önemlidirler.
    Bu bigiyi paylaştığınız için teşekkürler.
    Ruhları huzur içinde uyusun...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yorum için teşekkürler. Gerçekten de hayata çok büyük katkıları olan insanlar.

      Sil
  3. Şems-i Sivasi'yi ilk kez duydum. Ne güzel bir coğrafyaya sahibiz, bu coğrafyaya esin veren ay ve güneşimiz eksik olmasın üzerimizden. Paylaşım için teşekkürler, selamlarımla:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnşallah, gönül dünyamızı aydınlatan güneşlerimiz eksik olmasın. Teşekkürler :)

      Sil
  4. Üçüncü Şems'i bilmiyordum. Bu güzel paylaşım için teşekkürler...

    YanıtlaSil
  5. Ben de şemsi sivasi'yi ilk duyanlardanim mubarek insanlarin sozleride ne guzel:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sözleri de hayatları da güzel ve ibretlik :)

      Sil
  6. Şems-i Sivasi'yi ben de ilk kez duydum :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diğer yorumlara da bakılırsa duymayanlarımızın sayısı fazla gözüküyor. Hoş ben de türbesi önünden defalarca geçen biri olarak çok sonra öğrendim :(

      Sil
  7. Ücüncüyü ben de bilmiyordum. Tesekkürler arastiripbu güzel bilgileri hazirladiginiz icin 😊

    YanıtlaSil
  8. Sivas ta ziyaret ettik Şemsi Tebrizi Konya da ziyaret ettim Akşemseddin in mezarı nerde acaba

    YanıtlaSil
  9. Akşemseddin Hazretlerinin kabri Bolu, Göynük'te olması lazım.

    YanıtlaSil
  10. Ben şems Hazretlerinin hayranıyım oğlumun adını şems koydum rabbim onlarından yolundan gitmeyi nasip etsin evladıma inşallah

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dikkat! Derin Anlam İçerir

Yaklaşık iki senedir takip ettiğim bir facebook sayfası var: Pawel Kuczynski. Pawel Kuczynski bir çizer, bir sanatçı. Hicivsel çizimler yapıyor. Yaptığı çizimleri facebook sayfasında paylaşmaya devam ediyor. Sayfada birbirinden güzel, birbirinden anlamlı çizimler mevcut. Çizimlere hem hayran kalıyorum, hem de çizimler üzerinde derin derin düşünüyorum. Derin anlam içeren çizimler. Mükemmel tespitlere vesile olan bir gözlem yeteneği çizimlerde hissediliyor. Buyrun, çizimlere yakından bakın.

Yolgeçen Hanı Nerede?

Yolgeçen Hanı/Hasankeyf Günlük hayatta sürekli kullandığımız, anlamını tam anlamıyla bilmediğimiz/düşünmediğimiz bir tabir var: Yolgeçen hanı. Geleni gideni çok olan, sürekli misafiri olan yerler için kullandığımız bir tabir. Kimi zaman ‘ birader burası yol geçen hanı mı?’ şeklinde öfkemizi ifade ederken, kimi zaman ‘bizim mahallenin yolgeçen hanı burası, bu yoldan geçen buraya uğramadan gitmez’ şeklinde espirili bir dille kullandığımız tabir.  Anlamından dolayı kafelere, lokantalara özellikle de yol güzergahında bulunan tesislere verilen isimlerden biri.