Kayıtlar

Ocak, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Kar Geceye Yakışır

Resim
     en çok da geceye yakışırdı kar      gri göklerin altında      dokununca,      kaybolan güzelliğiyle...      altında sokak lambalarının       sarıya dönen rengiyle.      en çok da geceye yakışırdı kar       uzaktan bakınca       sıcak, samimi.      yakından bakınca       soğuk ve ıslak.      aynı zamanda       ürkek;      ıslatıp üşütmeyen      el değdirince sönen,       ve etrafında sokak lambalarının       pervanece dönen güzelliğiyle.      en çok da geceye yakışırdı kar       sessizliğinde gecenin.      kıpır kıpır düşmedeyken toprağa      inceden ince,      ve olabildiğince       yakın olarak yüreğe.      yararak karanlığını gecenin      üşümesin diye      üstünü örtmedeyken toprağın      en çok da geceye yakışırdı kar. 

Kitabın Tarihi/savaş Tazminatı Olarak Kitap

Resim
Kitaplar... Samimi bir dost, dert ortağı, muhabbet erbabı... Kitaba sevdalı biri olarak bu hafta 'Kitabın Tarihi' hakkında kısa bir yolculuğa çıktım.       Kırk Yıllık Kani, Olur mu Yani?       Mağaralar Diyarı Hasankeyf İlgiyle takip ettiğim Yedikıta Dergisinin Ocak ayı teması Kitabın Tarihi idi. Merakla ve heyecanla dergiyi okudum; kil tabletlerden elektronik tabletlere uzanan yolda düşüncelerim uzaklara gitti geldi. Kitabın tarihi hakkında bilmediğim şeyler öğrendim: papirüs ile parşömeni, onun öncesinde hüküm süren ve binlerce sene evvelinden günümüze ulaşan taş kitabeleri, matbaanın keşfi ile kitap çoğaltımının hız kazanması, el yazması eserlerin kıymeti vs...  Öğrendiğim bir olay karşısında ise hayrete düşmekten kendimi alamadım: Abbasi Halife'lerinden Halife Memun ve Harun Reşid'in savaşlardan sonra tazminat olarak kitap isteme hadiseleri. Bu olay o devirde kitaba verilen kıymeti göstermesi açısından ibretlik. Harun Reşid Ankara civarında yapılan bi

Şehitlerin İzinde Yürümek: Sarıkamış

Resim
‘Sarıkamış’ta deli rüzgarlar eser. Zemherinin kör ayazında yürekler Allah-ü Ekber nidalarıyla inletir karlı dağları... Beyaz dağların, gri göklerin sükutu, deli rüzgarların uğultusu arasında dev gibi çamların yeşilliği tek hayat belirtisidir. Düşe kalka, bata çıka, soğuk havaya meydan okurcasına yürümektedir Osmanlı askerleri. Kimisi aç, kimisi yorgun, kimisi soğuktan bitap; düşman askerine kılıç sallamanın, Sarıkamış'tan düşmanı kovmanın hayal ve heyecanı ile coşkuyla yol almaktadırlar. Lakin soğuk hava, zemheri soğuğu müsade etmez bu yiğitlere... Neticede onbinlerce can soğuk havanın, karla kaplı Allah-ü Ekber Dağları’nın koynunda şehadet şerbetini içer.’ Sarıkamış Faciasının 102. sene-i devriyesinde Kars Valiliği çeşitli programlar tertip etti. Bu programlardan biri de #TürkiyeŞehitleriyleYürüyor sloganıyla onbinlerin katılımı ile gerçekleştirilen Sarıkamış Yürüyüşü. Öğrencilerimizle beraber Sarıkamış Şehitlerinin izinde yürüyüşe katıldık. Türkiye'nin çeşitli yer

Bloggerde Bir Sene

Resim
Herkese merhabalar…  ‘ Acaba nasıl olur?’ sorusu zihnimi meşgul ederek adım attığım blogger dünyasında bir seneyi tamamladım. 2016’nın ilk günlerinde biraz tedirgin, biraz acemice bir hal içerisinde blogumu kurdum ve ilk yayınımı paylaştım. İlk yayınımı görmek isterseniz, buraya tıklayabilirsiniz. Blogdaki ilk günlerimde özellikle teknik konularda yaşadığım problemlerin ümidimi kırdığı zamanlar oldu. 4 ay gibi bir süre blogumu kendi haline bıraktım: yazı eklemedimi takip etmedim vs. Sonraları, bir şeyler yazma isteğinin ihtiyaca dönüştüğü günler yaşadım. Döndüm yeniden blogda yazmaya. Bu defa daha istekli, daha araştırmacı olarak işe koyulduğum için problemleri çözmek daha kolay oldu. Blogdaki ilk devrelerim daha çok deneme mahiyetinde geçti. Bugüne kadar süregelen ikinci devrede ise blog dünyasında bloga, insanlara, hayata dair yeni şeyler öğrenerek; blog dünyasına gerçekten adım attım.  Tabi bu süre zarfında da kişisel yoğunlukluklarımdan dolayı bloggerden uzak kal