Kayıtlar

Ağustos, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Depresyonda mısınız?

Resim
Son yıllarda süratle arttığı söylenen depresyon, dikkatleri üzerine çekmeye devam ediyor. Kendisini depresyonda hissedenlerin sayısı artıyor. Depresyon ilacı kullanımı diğer ilaçlar arasında ilk sıralarda yer alıyor. Bu haliyle depresyon, çağımızın en önemli problemlerinden. Google'da en fazla arananlar listesinde olan bir kelime.  Bu durumun sonucu olarak, Google yeni bir uygulama için hazırlık yapıyor. Google, depresyon için arama yapanlara depresyonda mısınız? diye soracak. Ankete katılmak isteğe bağlı olup, kullanıcılar bu anket ile depresyonda olup olmadığını test edecek. Ankete katılanların kişisel bilgilerinin korunacağı, yani güvenlik zaafiyeti olmayacağı ifade ediliyor. Google yakın zamanda bu uygulamayı kullanıma sokacak. İlk olarak Amerika'da kullanılacak olan uygulama daha sonra diğer ülkelerde de uygulanacak.(BBC) Bu haber, kimilerince güzel bir haber olarak değerlendirilirken; kimilerince yanlış bir uygulama olarak görülüyor. Özellikle depresyon hasta

Hafta Sonu Tatili Psikolojimizi Nasıl Etkiler?

Resim
Hafta sonu tatili Cumhuriyet Devrinden sonra yasal olarak kullanılmaya başlanan bir uygulama. Osmanlıda yasal olarak hafta tatili yok. Ancak, perşembe günü öğleden sonra ile Cuma gününü kapsayan izinler mevcut. Özellikle mekteplerde(okul) bu durum geçerli. Osmanlının ilk dönemlerinde ve daha önceki dönemlerde ise mesai ve hafta sonu uygulaması yok. İnsanlar klasik olarak gün doğumundan gün batımına kadar çalışıyor. Yani doğanın ritmi, biyolojik saat ritmine uygun olarak çalışıyorlar; yazın fazla, kışın az. İhtiyaçları olduğu vakitlerde şahsi ihtiyaçlarına vakit ayırıyorlar. Hafta sonu tatilinin uygulanmaya başlaması -özellikle devlet memurları- insanlar tarafından çok iyi karşılanıyor. Önce Cuma günleri olarak başlayan hafta tatili, Batı borsası ile uyuşmazlıkları önlemek amacıyla Cuma’dan Pazar’a alınıyor. Daha sonraki süreçte Cumartesi günü de tatil olarak Pazar gününe ekleniyor. Cumartesi tatiline halkın tepkisi. Trt Arşiv Hafta sonu tatilinin geçmişi ülkemizde

Malazgirt'e Giden Yol

Resim
Dolunay gökte salınırken, Alpaslan'ın ordusu son hazırlıklarını yapmaktadır. Malazgirt önlerinde, düşmana kılıç sallamak için. Yurda giriş yapmak için, Rum ilini Türklere vatan yapmak için. O gecenin şafağında başlayan cenkte Anadolu’nun kapıları artık Türklere açılmıştır ve Alpaslan’ın şu sözü gönülleri mest eylemiştir: ‘ Size öyle bir vatan aldım ki, ebediyyen sizin kalacaktır’ .  Malazgirt Zaferi. Tarih: 26 Ağustos 1071. Bugün Malazgirt Zaferi'nin yıl dönümü. Sizi, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu'nun Malazgirt için yazdığı destansı şiir ile başa bırakıyorum.  Aylardan Ağustos, günlerden Cuma  Gün doğmadan evvel iklîm-i Rum'a  Bozkurtlar ordusu geçti hücuma  Yeni bir şevk ile gürledi gökler  Ya Allah...Bismillah... Allahuekber Önde yalın kılıç Türkmen Başbuğu  Ardında Oğuz'un ellibin tuğu  Andırır Altay'dan kopan bir çığı  Budur, Peygamberin övdüğü Türkler...  Ya Allah...Bismillah... Allahuekber

Mahur Beste - Tanpınar I KitapYorum(15)

Resim
Ma hur Beste, Tanpınar'ın ilk roman denemesi olarak gösteriliyor. Yazarın musiki ile irtibatının göstergesi niteliğinde bir kitap.  Daha önce Tanpınar'ın Beş Şehir'ini okumuştum. Mahur Beste, okuduğum ikinci kitabı. Yazarın anlatım tarzına, kelimeleri seçmekteki maharetine, insanı yormayan tahlillerine, edebi gücüne hayran kalmamak mümkün değil. Özet 2. Abdülhamit devri İstanbul'unda, Behçet kalemde çalışan bir memur. İsmail Molla'nın oğlu, Ata Molla'nın damadı. 2. Abdülhamit'in iradesiyle Ata Molla'nın kızı Atiye ile evlenir. Behçet Bey'i ne babası sever, ne kayınpederi Ata Molla, ne de Atiye. Behçet Bey'de eksiklik hissiyatı, insanlardan kaçma çabası göze çarpıyor. Bu haliyle Behçet Bey, daha çok eve hapsolmuş vaziyette günlerini geçiriyor. Saat tamiri ve mücellitlik(kitap bakım ve tamiri) en önemli uğraşı. Olaylar Behçet Bey ve karısı Atiye etrafındaki kişiler üzerine kurulu. Bu bağlamda olaylar çok eskilere gidip geliyor. At

Teknoloji Tembelleştirir mi?

Resim
Teknoloji hızla gelişiyor. Gelişmeye devam ediyor. Gelişen teknolojinin bir çok noktada hayatımızı kolaylaştırdığına şüphe yok. Teknoloji, hayatımıza yenilikler ve kolaylıklar getirirken aynı zamanda bazı sıkıntıları da beraberinde getiriyor. Bu kolaylıklara alışırken tembellik başta olmak üzere çeşitli sorunlar ile karşılaşıyoruz. Mesela, asansör sayesinde merdiven çıkmaya, araba ile yol yürümeye, telefon ile hafızamızı kullanmaya üşenir hale geldik. Bu üşengeçliğin vücudumuza mutlaka zararı oluyor. Vücudumuzun ihtiyacı olan hareketliliği tembelliğimiz yüzünden sağlamıyoruz. Asansörün, arabanın hayatımıza kattığı kolaylık çok güzel. Ama atalarımızın dediği gibi; ' işleyen demir pas tutmaz' . Vücudumuzu da işlek tutmamız lazım. Bunun için her gün biraz yürüyüş veya spor yapmak yeterli olabilir belki. Tembelliğimizin bir de bilişsel boyutu var. Şöyle ki, eskiden hafızamızda tuttuğumuz telefon numaraları, adresler vs. şimdi telefonumuzda kayıtlı. Bir olayın tarihini an

Hayat

Resim
Hayat, hüzünlü ve mutlu anların toplamından ibaret İniş çıkışların, düşüp kalkmaların. Bazen kelebekler uçuşur yüreğimizde, Bazen fırtınalara ram olur benliğimiz. Nasıl ki gebeyse gündüz geceye Nasıl, her gecenin ardından güneş Doğuyorsa ve yüreğimizi aydınlatıyorsa Hüzün ve mutluluk da öyledir işte Biri gider, biri gelir… Bir güvercin pervanelerce döner etrafımızda Omzumuza dokununca tazelenir umutlarımız İçimizdeki kelebek ölür günün sonunda Fil devrilişiyle yere çakılır yarınlarımız Kimbilir? Belki yere çakılan hayallerimizdir, bizi ayakta tutan Düştüğümüz yerden bir aslan kükreyişiyle kalkışımız, Yeniden hayata sarılışımız. Belki, Hasan Harakani’nin(k.s) dediğidir; Sıkıntının bereketidir bizi ayakta tutan Her şey tadında güzel. Bir gün ‘son’a ermesi kaçınılmaz hayatta ‘Son’ludur hayata dair ne varsa. Hüzünlerimiz, sevinçlerimiz, hayallerimiz… Mesele, düştüğümüzde yeniden doğrulabilmek, Ve umut dolu gözlerle hayatı tutunab

Mahrem Macera - Şeyh Hamidu Kan I KitapYorum(14)

Resim
Kitap ve Yazar Hakkında Yazar: Şeyh Hamidu Kan Çevirmen: Saim Akmehmet Yayınevi: Özgün Yayıncılık Sayfa: 184 sayfa Şeyh Hamidu Kan Senegalli bir yazar. Medrese usülü eğitim gördükten sonra Fransa'da felsefe eğitimi almış. Mahrem Macera'da eğitim sürecinde yaşadığı çatışmaları, içsel bunalımları anlatmış. Kitap bu haliyle otobiyografik roman özelliği taşıyor. Kitabın başkahramanı Samba Diello yazarın şahsını yansıtıyor. Özet ve Yorum Yer Afrika’nın Dillobe ülkesi. Olaylar çoğunlukla Samba Diallo’nun etrafında cereyan ediyor. Diallobe ülkesi Samba’nın yaşadığı devirlerden iki asır evvel beyaz adam tarafından işgal edilir. Diallobeliler ne olduğunu bile anlayamadan işgal edilmiştir memleketleri. İlk zamanlar halkı yıldıran savaş aletlerinin yerini batı emperyalizmi ve materyalizmi alır. Samba Diallo işte bu devirde iç dünyasında madde ile mananın savaşıyla karşı karşıya kalır.  Samba, atalarının kültürünü yaşatmaya devam eden, Allah’a kuvvetli bir

Ebul Hasan El Harakani Hazretleri

Resim
Facebook/ KarsFotoğrafKulübü sayfasından alınmıştır. Kars'ta yaşadığım bir kaç sene boyunca en sevdiğim yerlerden biri Evliya Cami ve Hasan Harakani Hazretleri türbesi idi. Canım sıkıldığında, boş vakitlerimde öylesine gidip ruhumu dinlendirdiğim bir mekan. Cami ve türbe yanyana. Yanlarında eski mezarlarda var. Cami Osmanlı Döneminde Lala Mustafa tarafından yapılmış. Gene aynı gümlerde Hasan Harakani’nin kabri bulunup, caminin yanına türbe yapılmış.  Ebul Hasan el Harakani Hazretleri, Anadolu’nun manevi mimarlarından olup, Türklerin akın akın Anadolu’ya geldiği günlerde yola çıkanlardan. Selçuklular’ın Anadolu’ya adım attığı devirlerde O da hem kılıcı ile hem de ilmi ile mücadele edenlerden. Ebul Hasan Harakani Hazretleri’nin çok sayıda talebe ve hafız yetiştirdiği, kapısına geleni boş çevirmediği, sofrasından fakirlerin eksik olmadığı, dergahının her daim açık olduğu bilinmektedir.   Tasavvuf ehli bir çok kişinin kabri Orta Asya bölgesinde olmasında rağmen, Ebul Hasa

Bitmeyen Gece - Mitat Enç I KitapYorum(13)

Resim
Kitap Hakkında Bilgiler Adı: Bitmeyen Gece Yazar: Mitat Enç Yayınevi: Ötüken Neşriyat Sayfa: 336 sayfa Bitmeyen Gece, Mitat Enç'in otobiyorafik romanı. Çocukluğundan emekliliğine giden yolda yaşadıklarını, şahit olduklarını, acılarını, üzüntü ve sevinçlerini anlatıyor. Yazar, İstanbul Hukuk Fakültesi'nde ilk senesini tamamlamadan gözlerinden rahatsızlanır. Bu sebeple eğitimini bırakır, İstanbul ve Viyana'da tedavi aramaya başlar. 3 senelik tedavi arayışının sonunda artık göremeyeceğini  kabullenir.  Kitap Özeti Yazar, Hukuk Fakültesine başladıktan sonra görmeme problemi başlar. Aslında gözlerindeki problem çocukluğundan beri vardır ama umursanmamıştır. İstanbul'da çeşitli doktorlar tarafından muayene edilir. Ancak bir sonuca ulaşamaz. Sonra bir tavsiye ile Viyana'ya gitmeye karar verirler. Viyana'da bir kaç defa ameliyat masasına yatsa da doktorların 'zamanında müdahale etseydik kurtardık' demek dışında yapabildikleri bir ş

Mim Yazısı #Mim

Resim
Yüreğimin İklim blogunun başlatmış olduğu bir mim etkinliği var. Güzel ve anlamlı bir mim. Bazı soruların cevapları, henüz soruları okurken hemen zihnimde canlanırken, bazı cevaplar için düşünmeme gerekti. Bu da bazı konularda farkındalık kazanmamı sağladı. Yüreğimin İklimi blogunun mim yazısını linke tıklayarak okuyabilirsiniz. Benim cevaplarım için. Buyrun, başlayalım.  SÜREKLİ ERTELEDİĞİM     Spor… YAZIN EN ÇOK ERTELEDİĞİM   Havalar sıcak olunca herşey… KAFAMI YASTIĞA KOYDUĞUMDA   Hemen uyurum. EN ÖZENDİĞİM   Her şeye rağmen mücadele ruhunu kaybetmeyenler…. OKUDUĞUM  KİTABIN 125. SAYFA 5. CÜMLESİ   Mitat ENÇ / BİTMEYEN GECE kitabını okuyorum.  ‘Ancak, düzenimi bilmeyen birinin gayretkeşlik gösterip bunları kendinin uygun bulduğu bir yere koyması durumunda sorunlar başlıyordu’. SON GÖRDÜĞÜM RÜYAM Rüyalarımı çoğunlukla hatırlamıyor, hatırladıklarımı da hemen unutuyorum. İNANDIĞIM EN BÜYÜK YALAN   Hocam, ders işlemiyoruz zaten. Biraz konuşalım mı…(Li

Dualar ve Aminler - Arif Nihat Asya I KitapYorum(12)

Resim
Yazar:   Arif Nihat Asya Yayınevi:  Ötüken Neşriyat  Sayfa:  256 sayfa Arif Nihat Asya, milli ve manevi duyguları harekete geçiren, insanın gönlünü coşturan şiirleriyle sevdiğim biri. Bayrak ve Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor şiirleriyle kendisine hayran olduğum şairin başka şiirlerini de okumak ihtiyacı ile aldım elime, Dualar ve Aminler'i. Kitapta şiirler dört bölüm altında toplanmış: Dualar ve Aminler, Divançe-i Arif, Kundaklar ve Basamaklar. Bazı şiirlerde anlamını bilmediğim kelimeler olsa da, sayfa altındaki ya da kitap sonundaki lügat imdadıma yetişti. Şiirleri ilmek ilmek okudum. Kimisinde göğsüm kabardı, coştum, taşdım. Kimisinde hüzünlendim. Arif Nihat, şairliği bildiği noktanın çok daha ötesinde. Kitapta farklı yerlerde duyduğum birçok şiirin esas kaynağını bulmuş oldum. Sevdiğim bir çok şiirin altında Arif Nihat imzası varmış. Kitaptaki şiirler arasından bir demet sunuyorum size. Benim en çok beğendiklerim.  Biz, kısık sesleriz...  minareleri, Sen, ez

Hoş Geldin Dedi Kars*

Resim
Bir selam etmeye kalmadan daha  Hoş geldin dedi Kars, ta derinlerden  Hazırdı yüreğim of ile ah'a  Bizdensin dedi Kars, ta derinlerden. Uzaktan seyrettim kale burcunu  Yedim rüzgârını, içtim suyunu  Daha çözemeden hiç bir huyunu  Çözersin dedi Kars, ta derinlerden Çektim ciğerime temiz havayı  Her nefes az daha deşti yarayı  Burda yaşam için akla karayı  Seçersin dedi Kars, ta derinlerden Daha olmamışken günün akşamı Dağladı iyice gönül yaramı  Sılada gözleri yaşlı anamı  Özlersin de di Kars, ta derinlerden Geldimdi çabucak gitmeye hazır  'Bir söz vardır dilden dile dolaşır:  Kaleye çıkanlar yedi yıl kalır'  Kalırsın dedi Kars, ta derinlerden. Karşıladı beni güz yağmurları Yağmura karışıp eser rüzgârı  Sivas’tan da soğuk olur kışları  Üşürsün dedi Kars , ta derinlerden Bin yıllık tarihten bakınca geri  Görünür ecdadın ayak izleri Yurda giriş yapan o yiğ itleri  Görürsün dedi Kars, ta derinlerden