Ana içeriğe atla

Pygmalion Etkisi Yahut Kendini Gerçekleştiren Kehanet



7gün7Bilgi-4.Bölüm yazımda pygmalion etkisinin ne olduğunu ifade etmiştim. Kısaca, etraftaki kişilerin beklentilerinin kişinin performansına etkisi olduğunu ifade eder, pygmalion etkisi. Kişinin kendi hakkında beklentilerinin de performansa etkilediği savunulur.  Kişi bir işi yapamayacağına inanmıyorsa, denemesine rağmen o işi yapamaz.  Kimilerince bu durum kendini gerçekleştiren kehanet olarak adlandırılır. 
Bu konuda çeşitli araştırmalar yapılmıştır. Bu araştırmalardan birinde, araştırma eğitim ortamında yapılır. Araştırmacı sene başında bir okuldan rastgele seçilen aynı sınıf seviyesindeki öğrencilere zekâ testi uygular. Zekâ testi sonuçlarını dikkate almadan ortalama zekaya sahip öğrencilerin bazılarına zeki, bazılarına daha az zeki tanımlaması yapar. Okulda çalışan öğretmenlere zeki tanımlaması yaptığı öğrencileri ‘zeki ve parlak’ öğrenciler olarak tanıtırken, diğer öğrenciler hakkında yorum yapmaz. Öğrenciler ve öğretmenler sene boyunca izlenir. Sene sonu geldiğinde ‘zeki ve parlak’ olarak tanımlanan öğrencilerin diğer öğrencilere nispetle daha başarılı olduğu görülür. Halbuki zeka testinin gerçek sonuçlarına göre, o öğrencilerden daha zeki öğrenciler de vardır. Bu sonucu anlamlandırmak için sene boyunca izlenen öğretmen-öğrenci davranışlarına bakmak yeterlidir. Öğretmenler sene başında ‘parlak ve zeki’ olarak tanımlanan öğrencilere daha fazla ilgi göstermiş, öğrencilerin motivasyonu için birebir görüşmeler yapmış, ihtiyaç duydukları noktalarda destek sağlamışlardır. Buna benzer faktörler sebebiyle o öğrenciler akranlarından daha başarılı olmuştur.

Bu konuda bir başka araştırma ise, farelerle yapılmıştır. Araştırmacı tarafından iki gruba ayrılan fareler üniversite öğrencilerine ‘zeki’ ve ‘zeki olmayana’ fareler olarak tanıtılmıştır. Üniversite öğrencileri, farelere labirentten çıkmayı öğretecektir. Araştırma sonucunda ‘zeki’ olarak etiketlenen farelerin diğer farelerden daha önce labirentten çıkmayı öğrendikleri görülmüştür. Diğer fareler arasında çıkışı bulamayanlar dahi vardır. Araştırmada, üniversite öğrencilerinin ‘zeki’ olarak etiketlenen farelerden beklentilerinin yüksek olduğu, bu sebeple bu farelerle çalışırken, sabırlı oldukları görülmüştür. Benzer şekilde bu fareler çıkışı bulsun diye, tekrar alıştırmaları yapmışlardır. Diğer farelerden ise ümit kesilmiştir.

Bu araştırma şunu göstermektedir: 1) İnsan farkında olmadan pozitif/nagatif ayrımcılık yapabilmektedir. 2) İnsanları özellikle çocukları etiketlemek bazı öğrencileri kazanmayı sağlarken, bazı öğrencilerin heba olmasına sebep olmaktadır. 3) Sabır, ilgi ve gayret ile ortalama zekaya sahip öğrenciler yüksek zekalı bireyleri önüne geçebilmektedir. 4) Başarılı olmak için zeka değil, gayret ve öğreticinin desteği önemlidir.

Takipte Kalın! 



Yorumlar

  1. İlginç deneyler ve çok güzel çıkarımlar. Emeğinize sağlık Arif Bey😊🤚

    YanıtlaSil
  2. pygmalion sendromuuuu. filmi de var yaaa. çok güzel filmiiii :) sen de aramıza tekrar hoş geldiin. demiştin bir süre olamıcam diyeee :)

    YanıtlaSil
  3. Harika bir yazı olmuş hocam 👍

    YanıtlaSil
  4. Ilginc bilgiler. Pozitif düsünelim olsun o zaman 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekçi düşünmek daha ön plana çıkıyor gibi.

      Sil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anadolu'nun Üç Şems'i

Şems güneş manasını ifade eden bir kelime. Arapça kökenli bir kelime.   Uzun zamandan beri kültür coğrafyamızda kullanılan isimlerimiz arasında yerini almış: Şems, Şemsi, Şemseddin vesaire. Şems ismi ile müsemma olan üç Şems var ki, bunlar tarih ve kültürümüzde yeni ufuklar açan şahsiyetler. Bu üç şahsiyetten Şems-i Tebrizi’yi Mevlana Celaleddin Rumi ile, Akşemseddin’i Sultan Fatih ile irtibatından biliriz. Fakat bir Şems daha vardır ki, O’nu bilenlerimizin sayısı azdır. Bu kişi Şemsi Sivasi Hazretleridir. Şu anda Sivas’ta medfun olup 4. Mehmed devrinde yaşadığı bilinmektedir. Bu yazıda Anadolu’nun üç Şems’i hakkında kısa bilgi verilecektir.   Şemsi Tebrizi Hazretleri Çoğumuzun Hz. Mevlana Celaleddin Rumi ile dostluğundan bildiği bir şahsiyet Şemsi Tebrizi hazretleri. Asıl ismi Mevlana Muhammed olan Şemsi Tebrizi hazretleri bugün İran hudutları içinde olan Tebriz’de dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlardan itibaren din ilimlerinde gösterdiği kabiliyetle dikkat çekmiş,...

İlmi sima Nedir? Fizyonomi Nedir?

Geçtiğimiz günlerde ilmi sima hakkında okumalar yaptığımı ifade etmiştim. İlmi sima nedir? Bu sorunun cevabını ve tarihsel sürecini mümkün olduğunca kısa bir şekilde izah etmeye çalıştım.  İlmi sima kısa tanımıyla vücut yapısından hareketle karakter analizi yapılmasını ifade eder. Vücut yapısı ve karakter arasında doğal bir irtibat olduğu inancı ile ortaya çıkan ilmi sima batıda ve bilimsel terminolojide fizyonomi, doğu terminolojisinde ise ilmi feraset, ilmi kıyafet gibi isimlerle bilinir. Bilimsel temelden yoksun olduğu eleştirileri yapılsa da özellikle istihbarat ve güvenlik, satı ve pazarlama alanlarında ilmi sima verilerinden faydalanılmaktadır. Filozoflar bu alana ilişkin açıklamalar yaparken, İslam âleminde bazı ulema ilmi sima bilgilerini kullanmışlardır. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri Marifetname isimli kapsamlı eserinde ilmi sima konusuna da temas etmiştir: ‘Allah insanı en güzel şekilde süsleyip nurlandırmıştır. Bunun yani sıra, insanlari şekil ve ka...

Yolgeçen Hanı Nerede?

Yolgeçen Hanı/Hasankeyf Günlük hayatta sürekli kullandığımız, anlamını tam anlamıyla bilmediğimiz/düşünmediğimiz bir tabir var: Yolgeçen hanı. Geleni gideni çok olan, sürekli misafiri olan yerler için kullandığımız bir tabir. Kimi zaman ‘ birader burası yol geçen hanı mı?’ şeklinde öfkemizi ifade ederken, kimi zaman ‘bizim mahallenin yolgeçen hanı burası, bu yoldan geçen buraya uğramadan gitmez’ şeklinde espirili bir dille kullandığımız tabir.  Anlamından dolayı kafelere, lokantalara özellikle de yol güzergahında bulunan tesislere verilen isimlerden biri.