Ana içeriğe atla

Eylül Ayında Neler Okudum? 2019

Olmak cesareti - Kemal Sayar

Psikiyatrist bir yazarın kaleminden çıkıyor Olmak Cesareti. Okuyucuyu, 'var olmak cesareti' göstermeye davet ediyor. Cesaret klişesinin ardından başını uzatan kişisel gelişim kitaplarından değil. İnsanı kendini anlama yolculuğunda yazılardan oluşuyor. Kitap hakkında detaylı değerlendirmem TavsiyeKitap: Olmak Cesareti(13) başlığında.

Dinde Deformistler 2 - Ali Eren

2018 Eylül'ünde Ali Eren'in Dinde Deformistler kitabının birinci cildini okumuştum. O kitabın devamı niteliğinde bir kitap. Gene bazı ilahiyatçıların ifadelerine reddiyeler var kitapta. Yapılan reddiyelerin İslami kaynaklar referans gösterilerek yapılması kitabın artı değeri.

İbmi Fadlan Seyahatnamesi

İbn Fadlan Seyahatnamesi-KitapYorum(30) başlıklı yazımda kitap hakkında değerlendirmemi yazmıştım. Kitap elçi olarak Hazarlar'a giden İbn Fadlan'ın müşahadelerini okuyucuya sunuyor. Bir devre şahitlik etmesi açısından önemli kaynak kitaplar arasında gösteriliyor.


Kuran ve Kılıç - Tufan Gündüz

Türkler Nasıl Müslüman Oldu? Çok tartışılan meseleler arasında yer alıyor. Tufan Gündüz 'Türkler Nasıl Müslüman Oldu' alt başlığıyla okuyucuya sunduğu Kuran ve Kılıç kitabında Türkler ve Müslümanlar arasındaki ilk temasları ve Türklerin Müslüman olma sürecini açıklıyor.

Oğuz Kağan Destanı - Tufan Gündüz

Türk tarihinin önemli destanlarından biri Oğuz Kağan Destanı. Oğuzların kurucu atası olarak Oğuz Kağan hakkında bilgiler mevcut kitapta. Verilen bilgilerin destan olduğunu unutmamak lazım tabii ki. Ayrıca Tufan Gündüz destanın farklı anlatımları hakkında da bilgi veriyor.


Takipte Kalın! 

Yorumlar

  1. Tamamı ilgi alanım içindeki kitaplar, teşekkürler:)

    YanıtlaSil
  2. sonbahar kitapları :)ben de beklerim bloguma, sevgiler :)

    YanıtlaSil
  3. Ne güzel kitaplar. Kemal Sayar'ın kitabını da aşırı merak ediyorum. Yıl bitmeden okumaya çalışacağım :)

    YanıtlaSil
  4. okuduğum kitaplarda türklerin kılıçla zorla müslüman yapıldıkları söleniyo hep. ölümden kurtulmak için müslüman olmuşlar. bu kitaptaki hikaye nasıl pekiii :)

    YanıtlaSil
  5. Kitaplar çok ilgi çekici, teşekkürler.

    YanıtlaSil
  6. Kitap tavsiyeleriniz için teşekkürler

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Anadolu'nun Üç Şems'i

Şems güneş manasını ifade eden bir kelime. Arapça kökenli bir kelime.   Uzun zamandan beri kültür coğrafyamızda kullanılan isimlerimiz arasında yerini almış: Şems, Şemsi, Şemseddin vesaire. Şems ismi ile müsemma olan üç Şems var ki, bunlar tarih ve kültürümüzde yeni ufuklar açan şahsiyetler. Bu üç şahsiyetten Şems-i Tebrizi’yi Mevlana Celaleddin Rumi ile, Akşemseddin’i Sultan Fatih ile irtibatından biliriz. Fakat bir Şems daha vardır ki, O’nu bilenlerimizin sayısı azdır. Bu kişi Şemsi Sivasi Hazretleridir. Şu anda Sivas’ta medfun olup 4. Mehmed devrinde yaşadığı bilinmektedir. Bu yazıda Anadolu’nun üç Şems’i hakkında kısa bilgi verilecektir.   Şemsi Tebrizi Hazretleri Çoğumuzun Hz. Mevlana Celaleddin Rumi ile dostluğundan bildiği bir şahsiyet Şemsi Tebrizi hazretleri. Asıl ismi Mevlana Muhammed olan Şemsi Tebrizi hazretleri bugün İran hudutları içinde olan Tebriz’de dünyaya gelmiştir. Küçük yaşlardan itibaren din ilimlerinde gösterdiği kabiliyetle dikkat çekmiş,...

İlmi sima Nedir? Fizyonomi Nedir?

Geçtiğimiz günlerde ilmi sima hakkında okumalar yaptığımı ifade etmiştim. İlmi sima nedir? Bu sorunun cevabını ve tarihsel sürecini mümkün olduğunca kısa bir şekilde izah etmeye çalıştım.  İlmi sima kısa tanımıyla vücut yapısından hareketle karakter analizi yapılmasını ifade eder. Vücut yapısı ve karakter arasında doğal bir irtibat olduğu inancı ile ortaya çıkan ilmi sima batıda ve bilimsel terminolojide fizyonomi, doğu terminolojisinde ise ilmi feraset, ilmi kıyafet gibi isimlerle bilinir. Bilimsel temelden yoksun olduğu eleştirileri yapılsa da özellikle istihbarat ve güvenlik, satı ve pazarlama alanlarında ilmi sima verilerinden faydalanılmaktadır. Filozoflar bu alana ilişkin açıklamalar yaparken, İslam âleminde bazı ulema ilmi sima bilgilerini kullanmışlardır. Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri Marifetname isimli kapsamlı eserinde ilmi sima konusuna da temas etmiştir: ‘Allah insanı en güzel şekilde süsleyip nurlandırmıştır. Bunun yani sıra, insanlari şekil ve ka...

Yolgeçen Hanı Nerede?

Yolgeçen Hanı/Hasankeyf Günlük hayatta sürekli kullandığımız, anlamını tam anlamıyla bilmediğimiz/düşünmediğimiz bir tabir var: Yolgeçen hanı. Geleni gideni çok olan, sürekli misafiri olan yerler için kullandığımız bir tabir. Kimi zaman ‘ birader burası yol geçen hanı mı?’ şeklinde öfkemizi ifade ederken, kimi zaman ‘bizim mahallenin yolgeçen hanı burası, bu yoldan geçen buraya uğramadan gitmez’ şeklinde espirili bir dille kullandığımız tabir.  Anlamından dolayı kafelere, lokantalara özellikle de yol güzergahında bulunan tesislere verilen isimlerden biri.