Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Dijital Güvenliğiniz Ne Durumda

Facebook şirketinin aldığı son kararla, Whatsapp gizlilik sözleşmesinde değişiklik yapacağı  haberleri hızla yayılmaya başladı. Bu haber sonrası uygulama kullanıcıları bilgi güveliği hususunda tereddüde düştü. Çok sayıda kullanıcı alternatif uygulamalar yöneldi. Burada, şöyle bir soru akla geliyor: Acaba diğer uygulamalar ne kadar güvenilir? Soruyu biraz değiştirelim: WhatsApp uygulaması şu ana kadar güvenilir miydi? Bu sorulara cevap bulabilmek için bir kaç sene öncesine gitmek yeterli. Bir kaç sene önce, Apple şirketine ait bulut depolama sisteminde bir açık oluştu. Çok sayıda kişinin fotoğrafları, bilgileri ifşa edildi. Bunlar arasında müstehcen fotoğraflar da vardı. 2020 Ocak ayında Apple şirketi gene güvenlik konusuyla gündeme geldi. Şirketin elde ettiği verileri, baskılara dayanamayarak FBI ile paylaştığı iddia edildi.(1) 2018 yılında Bilgi Gizliliği uzmanı Marc Rotenberg bir iddia ortaya attı. Facebook şirketinin kullanıcıları gizlice izlediğini, elde ettiği ve...

Beş Şehir'in İzinde Şehir Kitapları

Bir klasik olarak Tanpınar'ın "Beş Şehir"i çoğu okurun bildiği bir eserdir. Okumayanlar dahi kitaba aşina hale gelmiştir. Edebi literatürde önemli bir yer edinen Tanpınar'ın bu eseri şehir kitapları arasında müstesna bir yer tutar. Tanpınar, hayatının çeşitli dönemlerini geçirdiği beş şehri kitabında ustalıklı üslubuyla okura anlatır. Bu şehirler İstanbul, Bursa, Erzurum, Konya, Ankara... Şehir kitapları, bir bakıma hatıra olması özelliğiyle heyecanla okuduğum kitaplar arasında yer alır. Gördüğüm, bildiğim bir şehirden bahsediyorsa kitabı daha bir iştiyakla okurum.  Böyle kitaplarda okur kendinden izler bulur. Öyle ki, Bursa'yı okurken, yazarın "Bursa'da Zaman" şiiri, yıllar sonra Erzurum evlerini gezerken ise Erzurum bahsinde yazdıkları gözümün önünde canlandı. Dört seneyi geçirdiğim Ankara ise birbirine geçmiş hatıralar ile selamladı beni. Konya'yı henüz görmek nasip olmadı. Belki bir gün :Tanpınar'ın izinde orayı da dolaşmak na...

2020de Okuduğum En Faydalı 10 Kitap

2020 Yılı başında 1000Kitap uygulaması üzerinden kitap okuma hedefi belirlemiştim. Kendime 2020 için toplamda 75 kitap okuma hedefi koymuştum. Sene biterken bu hedefime hemen hemen ulaşmış durumdayım. Tabii önemli olan ne kadar okuduğumuz değil, ne okuduğumuz, okuduklarımızdan nasıl istifade ettiğimiz. Bu konuyu daha önce yazmış, kitap seçiminde dikkat ettiğim hususları işaret etmiştim.   Okumak! Ama Niçin? Covid 19 gündemiyle seneyi tamamlarken, geçen senelerde olduğu gibi bu sene de okuduklarım arasından en faydalı bulduklarımı sizinle de paylaşacağım.  Blog açtığımdan beri her senenin sonunda böyle bir liste paylaşıyorum. Geçen senenin listelerini de merak edenler için aşağıya bırakıyorum. 2016'da Okuduğum En İyi 10 Kitap 2017'de Okuduğum En İyi 10 Kitap 2018'de Okuduğum En İyi 10 Kitap Şimdi 2020'de okuduğum en faydalı 10 kitaba gelelim. İhya-u Ulumiddin - İmam Gazali Asyann Kandilleri - Halime TOROS Dikkat Tacirleri - Tam WU Pürdikkat - Cal NEWPORT Diji...

Dopdoğal Bir Film: Memleket

Konuşmadan anlaşabilmek... Susarak konuşabilmek...  Susarken çok şey söyleyebilmek... Ne büyük marifet! Anadolu insanının bir hususiyeti de kelama hacet kalmaksızın anlaşabilme marifetidir. Bugün belki, kaybolan bir haslettir bu. Sevmek, teselli etmek, hayatı paylaşmak da bazen konuşmaktan çok susmak ile mümkün olur.  Televizyona ve dolayısıyla film, dizi ve benzer programlara yapılan eleştirilerden biri, müzik ile duyguların yönlendirilmeye çalışılmasıdır. Bir sahne gelir, hemen müzik devreye girer. TV'nin karşısında üzüldüğümüz, sevindiğimiz olur. Bu duyguyu oluşturan müzik midir, yoksa izlediğimiz olay mı? Yapımcılar genelde müzikler ile seyirciyi etkilemekte, duyguların tesiri müzik aracılığı ile vermektedir. Bunları, müzik olmayan, içerisinde çok az diyalog geçen bir film sebebiyle yazıyorum. İlk defa içerisinde müzik olmayan bir film izledim. Bu özelliğiyle film, gerçek hayatı gözler önüne seriyor. Anadolu'nun tenha bir yerinde, kuşların cıvıltısını, suların şırıltısını,...

İktibas: Lokantanın Esrarı

Lokantalarda yemek yemek çoğunlukla rahatsız eder beni. Mecbur kalmadıkça da yemek yemem zaten. Çok bilinen, güvenilir(?) lokantalar dahi olsa tereddüt ederim. Temizlik, helallik boyutu etkili olur bu düşüncemde. Zira, etin nereden geldiği, İslami usüllere göre kesilip kesilmediği, yemeklerde kullanılan ürünlerin helal olup olmadığı gibi konularda diğer müslümanlar gibi endişe ederim. Kullanılan malzemelerin temizliği, mutfağın genel hijyeni de aynı şekilde endişe ettiğim bir husustur. Bu sebeple dışarıda nadiren yemek yerim.  Düzenli takip ettiğim İnsan ve Hayat Dergisinin 2020 Aralık sayısında bu konuya temas eden bir yazı okudum. Mustafa Boran, Ömer Seyfettin'in "Lokanta Esrarı" isimli hikayesini özet geçmiş. Ömer Seyfettin'in birçok hikayesine aşina olsam da "Lokanta Esrarı" hikayesini ilk defa duydum. Sürekli lokantada yemek yiyen bir adam, artık yemeğe para yetiştiremeyeceği düşüncesiyle bir lokantada işe girip bedavadan bol bol yemek istem...

Ayın Çocuk Kitabı: Karınca Bilmiş Bilim Öğreniyor

Okul öncesi dönemin önemi son yılların en çok tartışılan konuları arasında yer alıyor. Sanki önemi bir anda keşfedilmiş gibi bir durum söz konusu.(Belki de bana öyle geliyor...) Okul öncesi dönem eğitime hazırlık süreci olarak etkinlik temelli bir şekilde ilerliyor. Bu bakımdan okul öncesi dönem için uzaktan eğitimin uygulanabilirliği çok az. Haliyle ev içi etkinlikler, ailenin yönlendirmesiyle yapılacak etkinlikler devreye gidiyor. Bu düşünceyle anasınıfına başlayan oğlumuz için etkinlik arayışına girdik.  ÇamlıcaKitap sitesinde Sanal Fuar olduğunu duyunca bazı okul öncesi dönem etkinlik kitapları aldık.  Bu etkinlik kitapları ile açığı kapatmaya çalışıyoruz.  Elbette, özellikle sosyal - duygusal gelişim alanında okulun boşluğunu doldurmamız mümkün değil. (Bu arada evi tamamen okula çevirmemeye dikkat etmek lazım. Okulun bazı noktalarda eksikliğini bilsekte ev evdir, okul okuldur.)  Çünkü, okulda arkadaşları ile sosyal bir çevre ediniyor, etkinlikler ile...

Bir Düstur Üç Teknik İle Zaman Yönetimi

Zamanı yönetmek, insanın en büyük imtihanlarından biri. Bu imtihandan geçebilenlerin sayısı da geçemeyenlere göre daha fazladır. Nitekim, Peygamber Efendimiz(s.a.v) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyurmuşlar: “İki nîmet vardır ki insanların birçoğu onlarda aldanmıştır: Sıhhat ve boş vakit.” Hadis-i şerifte işaret edildiği üzere zaman yönetimi insanların yanıldığı hususlardan biridir. Zor bir süreç olan zamanı değerlendirme işi, modern zamanla birlikte daha da güç hale gelmektedir. Eski zamanlarda vaktinin çoğunu temel geçim faaliyetleri için harcayan insanın yerini, boş zaman yahut tatil olgusuyla tanışan modern çağın insanları aldı. Günümüzde mesai ve tatil uygulamaları, bunun yanında teknoloji ve hizmet sektöründe görülen gelişme gibi bir çok faktör temel ihtiyaçlar için harcanan zamanın dışında kalan boş vakitleri getirdi. Buna mukabil çok yönlü becerilerin talebi, modern hayatın karmaşık yapısı, bir bakıma da her şeye yetişme çabası insanın önüne daha fazla yapılması gereken şey...